Hürriyet müellifi Ahmet Hakan’ın yazısının ilgili kısmı şöyle:
Kandil’deki PKK elebaşıları, yağmur üzere görüntü yağdırdılar.
Ne dediler bu görüntülerde?
– “AKP/MHP faşist iktidarı, bu seçimde gidecek” dediler.
– “AKP/MHP faşist iktidarı, bizi bitiriyor” dediler.
– “Bunlardan kurtulmak için bu seçim bir fırsattır” dediler.
– Tamam, “Haydi haydi” diye tempo tutmadılar lakin resmen seçim konuşmaları yaptılar.
– Altılı Masa için “umut” dediler, var güçleriyle propaganda yaptılar.
– Erdoğan’ın karşısındaki adaya oy verilmesini istediler.
Yalan mı kardeşim?
Böyle olmadı mı?
Peki siz ne yaptınız bunun karşısında?
Hiç. Hiçbir şey.
“Aman HDP seçmenini ürkütmeyelim” falan diyerek sustunuz kaldınız.
Görmezden geldiniz.
Erdoğan’ın bu görüntüleri kıyasıya kullanacağını öngöremediniz. Bu görüntülerin başınıza bela olacağını düşünmediniz.
Şimdi çıkmış…
“Ama bu görüntüler bizim işimize yaramadı ki! İktidarın işine yaradı. Bu işin içinde iş var” falan diye eveleyip geveliyorsunuz.
Oysa bu görüntülerin tesirini kırmak elinizdeydi.
Çıkacaktınız, aslanlar üzere…
“Ey Kandil! Sen ne karışıyorsun bizim seçimimize? Sizler teröristsiniz. Biz iktidara geldiğimizde sizinle gayret edeceğiz. Nokta” diyecektiniz.
Demediniz. Kılınızı kıpırdatmadınız. HDP’den gelecek oyları düşündünüz. Sustunuz. Gık demediniz.
İşin en enteresan tarafı şu:
Kandil’den ikinci cins için propaganda görüntüleri geliyor ve sizden hâlâ temelli bir itiraz yok.
Ne bekliyorsunuz? Neyi bekliyorsunuz?
Harekete geçmeniz için vilayetle de Ümit Özdağ’ın “Kandil’e bir şey demezseniz sizi desteklemem” koşulu mı koşması gerekiyor?
Odatv.com